İsrâ Suresi 5. Ayet Meali
فَإِذَا جَآءَ وَعْدُ أُولَىٰهُمَا بَعَثْنَا عَلَيْكُمْ عِبَادًا لَّنَآ أُو۟لِى بَأْسٍ شَدِيدٍ فَجَاسُوا۟ خِلَٰلَ ٱلدِّيَارِ ۚ وَكَانَ وَعْدًا مَّفْعُولًا
Fe izâ câe va’du ûlâhumâ beasnâ aleykum ibâden lenâ ulîbe’sin şedîdin fe câsû hılâled diyâr(diyâri), ve kâne va’den mef’ûlâ(mef’ûlen).
Nihayet bu iki bozgunculuktan ilkinin zamanı gelince (sizi cezalandırmak için) üzerinize, pek güçlü olan birtakım kullarımızı gönderdik. Onlar evlerinizin arasına kadar sokuldular. Bu, herhâlde yerine gelmesi gereken bir va’d idi.
Türkçesi
Kökü
Arapçası
- ne zaman ki
- فَإِذَا
- gelince
- ج ي ا
- جَاءَ
- zamanı
- و ع د
- وَعْدُ
- birincisinin
- ا و ل
- أُولَاهُمَا
- gönderdik
- ب ع ث
- بَعَثْنَا
- üzerinize
- عَلَيْكُمْ
- kullarımızı
- ع ب د
- عِبَادًا
- bizim
- لَنَا
- çok güçlü
- ا و ل
- أُولِي
- çok güçlü
- ب ا س
- بَأْسٍ
- çok güçlü
- ش د د
- شَدِيدٍ
- (sizi) araştırdılar
- ج و س
- فَجَاسُوا
- aralarına girip
- خ ل ل
- خِلَالَ
- evlerin
- د و ر
- الدِّيَارِ
- idi
- ك و ن
- وَكَانَ
- bir va’d
- و ع د
- وَعْدًا
- yapılması gereken
- ف ع ل
- مَفْعُولًا
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
97
98
99
100
101
102
103
104
105
106
107
108
109
110
111