Yûnus Suresi 28. Ayet Meali
وَيَوْمَ نَحْشُرُهُمْ جَمِيعًا ثُمَّ نَقُولُ لِلَّذِينَ أَشْرَكُوا۟ مَكَانَكُمْ أَنتُمْ وَشُرَكَآؤُكُمْ ۚ فَزَيَّلْنَا بَيْنَهُمْ ۖ وَقَالَ شُرَكَآؤُهُم مَّا كُنتُمْ إِيَّانَا تَعْبُدُونَ
Ve yevme nahsuruhum cemîan summe nekûlu lillezîne eşrekû mekânekum entum ve şurekâukum, fe zeyyelnâ beynehum, ve kâle şurekâuhum mâ kuntum iyyânâ ta´budûn(ta´budûne).
Onların hepsini bir araya toplayacağımız, sonra da Allah’a ortak koşanlara, “Siz de, ortaklarınız da yerinizde bekleyin” diyeceğimiz günü düşün. Artık onların (ortak koştuklarıyla) aralarını tamamen ayırırız ve ortak koştukları derler ki: “Siz bize ibadet etmiyordunuz.”
Türkçesi
Kökü
Arapçası
- ve o gün
- ي و م
- وَيَوْمَ
- onları biraraya toplarız
- ح ش ر
- نَحْشُرُهُمْ
- tümünü
- ج م ع
- جَمِيعًا
- sonra
- ثُمَّ
- deriz
- ق و ل
- نَقُولُ
- kimselere
- لِلَّذِينَ
- ortak koşan(lara)
- ش ر ك
- أَشْرَكُوا
- (haydi) yerlerinize!
- ك و ن
- مَكَانَكُمْ
- siz
- أَنْتُمْ
- ve ortak koştuklarınız
- ش ر ك
- وَشُرَكَاؤُكُمْ
- böylece ayırırız
- ز ي ل
- فَزَيَّلْنَا
- onları birbirlerinden
- ب ي ن
- بَيْنَهُمْ
- ve (şöyle) derler
- ق و ل
- وَقَالَ
- koştukları ortaklar
- ش ر ك
- شُرَكَاؤُهُمْ
- مَا
- siz değildiniz
- ك و ن
- كُنْتُمْ
- bize
- إِيَّانَا
- ibadet ediyor
- ع ب د
- تَعْبُدُونَ
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
97
98
99
100
101
102
103
104
105
106
107
108
109