Yâsîn Suresi 72. Ayet Meali
وَذَلَّلْنَٰهَا لَهُمْ فَمِنْهَا رَكُوبُهُمْ وَمِنْهَا يَأْكُلُونَ
Ve zellelnâhâ lehum fe minhâ rakûbuhum ve minhâ ye’kulûn(ye’kulûne).
Biz, o hayvanları kendilerine boyun eğdirdik. Onlardan bir kısmı binekleridir, bir kısmını da yerler.
- onları boyun eğdirdik
- ذ ل ل
- وَذَلَّلْنَاهَا
- onlardan bazıları
-
- فَمِنْهَا
- binekleridir
- ر ك ب
- رَكُوبُهُمْ
- ve onlardan bazılarını
-
- وَمِنْهَا
Diyanet İşleri Başkanlığı:
Biz, o hayvanları kendilerine boyun eğdirdik. Onlardan bir kısmı binekleridir, bir kısmını da yerler.
Diyanet Vakfı:
Bu hayvanları onların emrine verdik. Onların bazısını binek olarak kullanırlar, bazısını besin olarak yerler.
Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş):
Onları kendilerine zebun etmişiz de hem onlardan binekleri var, hem de onlardan yiyorlar.
Elmalılı Hamdi Yazır:
Onları, kendilerinin hizmetine vermişiz de, hem onlardan binekleri var, hem de onlardan yiyorlar.
Ali Fikri Yavuz:
O hayvanları, kendi menfaatlerine bağlı kıldık da, hem onlardan binekleri var, hem de onlardan yiyorlar.
Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal):
Ve onları kendilerine zebun etmişiz de hem onlardan binidleri var, hem de onlardan yiyorlar
Fizilal-il Kuran:
Onları kendilerine boyun eğdirdik, işte binekleri onlardandır ve onlardan yiyorlar.
Hasan Basri Çantay:
Biz onları kendilerine müsahhar kıldık. İşte binecekleri bunlardan, yiyecekleri bunlardandır.
İbni Kesir:
Ve onları, kendilerinin buyruğuna verdik. Onlardan kimisi binekleridir, kimisinden de yerler.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ve onlara bunları musahhar (itaatkar) kıldık. Artık bunlardan onların binecekleri (hayvanlar) vardır ve bunlardan yiyiverirler.
Tefhim-ul Kuran:
Biz onlara kendileri için boyun eğdirdik; işte bir kısmı binekleridir, bir kısmını(n da etini) yiyorlar.
: include(turkce/bil/4sehir.php): Failed to open stream: No such file or directory in
: include(): Failed opening 'turkce/bil/4sehir.php' for inclusion (include_path='.;.\includes;.\pear') in