Tûr Suresi 45. Ayet Meali
فَذَرْهُمْ حَتَّىٰ يُلَٰقُوا۟ يَوْمَهُمُ ٱلَّذِى فِيهِ يُصْعَقُونَ
Fe zerhum hattâ yulâkû yevmehumullezî fîhî yus’akûne.
Artık sen çarpılacakları günlerine kadar onları kendi hâllerine bırak.
- bırak onları
- و ذ ر
- فَذَرْهُمْ
- kavuşuncaya
- ل ق ي
- يُلَاقُوا
- günlerine
- ي و م
- يَوْمَهُمُ
- korkudan bayılacakları
- ص ع ق
- يُصْعَقُونَ
Diyanet İşleri Başkanlığı:
Artık sen çarpılacakları günlerine kadar onları kendi hâllerine bırak.
Diyanet Vakfı:
Artık çarpılacakları günlerine kavuşuncaya kadar onları kendi hallerine bırak.
Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş):
O halde bırak onları ta çarpılacakları günlerine (kavuşuncaya) kadar.
Elmalılı Hamdi Yazır:
Artık çarpılacakları günlerine kavuşuncaya kadar onları (kendi hallerine) bırak.
Ali Fikri Yavuz:
O halde (Ey Rasûlüm), bırak onları; tâ o çarpılacakları (ölüm) günlerine kadar...
Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal):
O halde bırak onları ta o çarpılacakları günlerine kadar
Fizilal-il Kuran:
Korkudan bayılacakları günlerine kavuşuncaya kadar bırak onları.
Hasan Basri Çantay:
Artık onları çarpılacakları günlerine kadar (hallerine) bırak.
İbni Kesir:
Artık çarpılacakları günlerine erişinceye kadar bırak onları.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Artık onları bırak, o kavuşacakları güne değin ki, onda çarpılıp helâk olacaklardır.
Tefhim-ul Kuran:
Öyleyse sen onları kendisinde (en dayanılmaz azabla) çarpılacakları günlerine kavuşuncaya kadar bırak.
: include(turkce/bil/4sehir.php): Failed to open stream: No such file or directory in
: include(): Failed opening 'turkce/bil/4sehir.php' for inclusion (include_path='.;.\includes;.\pear') in