Furkân Suresi 56. Ayet Meali
وَمَآ أَرْسَلْنَٰكَ إِلَّا مُبَشِّرًا وَنَذِيرًا
Ve mâ erselnâke illâ mubeşşiren ve nezîrâ(nezîren).
Biz, seni ancak bir müjdeci ve bir uyarıcı olarak gönderdik.
- biz seni göndermedik
- ر س ل
- أَرْسَلْنَاكَ
- müjdeleyici olmak
- ب ش ر
- مُبَشِّرًا
- ve uyarıcı
- ن ذ ر
- وَنَذِيرًا
Diyanet İşleri Başkanlığı:
Biz, seni ancak bir müjdeci ve bir uyarıcı olarak gönderdik.
Diyanet Vakfı:
(Resûlüm!) Biz seni ancak müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik.
Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş):
Halbuki seni ancak bir müjdeci ve uyarıcı olarak gönderdik
Elmalılı Hamdi Yazır:
(Halbuki) biz seni ancak müjdeci ve uyarıcı olarak gönderdik.
Ali Fikri Yavuz:
Halbuki biz, seni ancak, müminlere bir müjdeci, kâfirlere bir korkutucu olarak gönderdik.
Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal):
Halbuki seni mahzâ bir mübeşşir ve nezîr olarak gönderdik
Fizilal-il Kuran:
Ey Muhammed, biz seni sırf müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik.
Hasan Basri Çantay:
Biz seni (müminlerin) bir müjdeci (si), (kâfirlerin) bir korkutucu (su) olmakdan başka (bir sıfatla) göndermedik.
İbni Kesir:
Biz; seni, sadece bir müjdeci ve uyarıcı olarak gönderdik.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Biz seni göndermedik, ancak bir müjdeleyici ve bir korkutucu olarak (gönderdik).
Tefhim-ul Kuran:
Biz seni yalnızca bir müjde verici ve uyarıp korkutucu olarak gönderdik.
: include(turkce/bil/4sehir.php): Failed to open stream: No such file or directory in
: include(): Failed opening 'turkce/bil/4sehir.php' for inclusion (include_path='.;.\includes;.\pear') in