Secde Suresi 14. Ayet Meali
فَذُوقُوا۟ بِمَا نَسِيتُمْ لِقَآءَ يَوْمِكُمْ هَٰذَآ إِنَّا نَسِينَٰكُمْ ۖ وَذُوقُوا۟ عَذَابَ ٱلْخُلْدِ بِمَا كُنتُمْ تَعْمَلُونَ
Fe zûkû bi mâ nesîtum likâe yevmikum hâzâ, innâ nesînâkum ve zûkû azâbel huldi bi mâ kuntum ta’melûn(ta’melûne).
(Onlara şöyle denilecek:) “O hâlde, bu gününüze kavuşmayı unutmanıza karşılık azabı tadın. Biz de sizi unuttuk. Yapmakta olduklarınıza karşılık ebedî azabı tadın.”
- o halde tadın
- ذ و ق
- فَذُوقُوا
- karşılığını (cezasını)
-
- بِمَا
- unutmanızın
- ن س ي
- نَسِيتُمْ
- karşılaşmayı
- ل ق ي
- لِقَاءَ
- gününüzle
- ي و م
- يَوْمِكُمْ
- sizi unuttuk
- ن س ي
- نَسِينَاكُمْ
- oluklarınızdan
- ك و ن
- كُنْتُمْ
- yapıyor(lar)
- ع م ل
- تَعْمَلُونَ
Diyanet İşleri Başkanlığı:
(Onlara şöyle denilecek:) “O hâlde, bu gününüze kavuşmayı unutmanıza karşılık azabı tadın. Biz de sizi unuttuk. Yapmakta olduklarınıza karşılık ebedî azabı tadın.”
Diyanet Vakfı:
(O gün onlara şöyle diyeceğiz:) Bu güne kavuşmayı unutmanızın cezasını şimdi tadın bakalım! Doğrusu biz de sizi unuttuk; yaptıklarınızdan ötürü ebedî azabı tadın!
Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş):
O halde bu gününüze kavuşmayı unuttuğunuz için (azabı) tadın, işte Biz de sizi unuttuk. Yapıp durduğunuz işler yüzünden tadın ebedi azabı!
Elmalılı Hamdi Yazır:
«O halde bu gününüzle karşılaşmayı unuttuğunuzdan dolayı tadın azabı! İşte biz de sizi unuttuk. Yapmakta olduğunuz işler yüzünden tadın ebedî azabı!»
Ali Fikri Yavuz:
(Kâfirler cehenneme girdikleri vakit, melekler onlara şöyle der): “- O halde, bu günümüze kavuşmayı unutmanız, (O’na imanı terk etmeniz) yüzünden tadın azabı!...Biz de sizi unuttuk, (sizi cehennemde bıraktık). İşlemiş olduğunuz küfür ve isyan sebebiyle bitmez tükenmez azabı tadın bakalım...”
Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal):
O halde tadın unuttuğunuz için bu gününüzün çatmasını, işte biz de sizi unuttuk ve tadın huld azâbını yapıb durduğunuz işler yüzünden
Fizilal-il Kuran:
Bugüne kavuşmayı unutmanızın cezasını şimdi tadın bakalım! Doğrusu biz de sizi unuttuk. Yaptıklarınıza karşılık ebedi azabı tadın.
Hasan Basri Çantay:
O halde şu gününüze kavuşmayı unutduğunuza mukaabil tadın (azâbı)! Doğrusu (şimdi) biz de sizi unutduk! Yapmakda (ısraar) etdiğiniz (kötülükler) yüzünden tadın o ardı arası kesilmeyen azâbı!
İbni Kesir:
Öyleyse şu günümüze kavuşmayı unuttuğunuzdan ötürü tadın azabı. Doğrusu Biz de sizi unuttuk. Yaptıklarınıza karşılık sonsuz azabı tadın.
Ömer Nasuhi Bilmen:
«Artık tadın, bu gününüze kavuşmayı unutmanız sebebiyle. İşte Biz de sizi unuttuk. Ve yapar olduğunuz şeyler yüzünden ebedî azabı tadın.»
Tefhim-ul Kuran:
Öyleyse bu (azab gününüzle karşılaşmayı) unutmanıza karşılık olarak azab tadın. Biz de sizi gerçekten unuttuk; yapmakta olduklarınıza karşılık ebedi azabı tadın.
: include(turkce/bil/4sehir.php): Failed to open stream: No such file or directory in
: include(): Failed opening 'turkce/bil/4sehir.php' for inclusion (include_path='.;.\includes;.\pear') in